House:  … tam olarak bitmiş değil. Kas ağrıları,spazmları, eklemlerin sanki sökülmüş ve kırık cam parçaları ile değiştirilmiş gibi hissedersin. Bunların hangi birini yazmalıyım? Miden safra ile dolar, kustuğun zamansa sanki biri sıcak bir çekici özefagusundan aşağıya sokuyormuş gibi , etini parçalıyormuş gibi- sanki kan boğazından aşağıya damlıyormuş gibi, kaygan birşeyle boğuluyormuş gibi öğürürsün. yanmış pennilerin bakırımsı tadını hissedersin
Wilson: ben bir onkologum, ben biliyorum bun…
house: eğer biliyor olsaydın, burda oturuyor olmazdık. İkinci gün; beyaz kürelerin ortadan kaybolur ve vücudunu saldırılara açık hale getirir. Ateşin havai fişek gibi olur, bir an derin sanki yanıyormuş gibiyken diğer an buzun içine gömülmüş gibi olur. Vücudundaki her ağrı sensörü aynı anda çalışıyormuş gibi olur, ızdırap senin için bir kelime değil de gerçekliğin olana kadar. Halüsinasyon görürsün. Ölümün rüyasını görürsün.. Ve sonra yarış başlar. Düşman organizmalar,parazitler vücunda tamamen hak iddia etmeden eski günlere dönebilir mi?
Kazanırsan, yaşarsın. Kaybedersen ölürsün. Şimdi biz burada ne yapıyoruz Wilson?

Yorum bırakın

Popüler